Sıkça Sorulan Sorular


Soru-1: Çocuğum evde bakılmasına rağmen çok sık hastalanıyor? Neden olabilir?

Evde bakılan, kreşe ve anaokuluna gitmeyen küçük bir çocukta sık hastalanmanın sebebi eğer ev aşırı kalabalık değilse, geniz eti yoksa, derin bir kansızlık yoksa “ doğuştan bir bağışıklık bozukluğu” olabilir. Bu açıdan incelenmesinde yarar vardır.

Soru-2: Bağışıklık bozuklukları tedavi edilebilir mi?

Bağışıklık bozukluklarının %50 kadarı çocuk büyüdükçe kendiliğinden düzelir, ancak bu dönemde çocuğun sıkça hastalanmasını engellemek için kullanılabilecek bazı ilaçlar vardır. Geri kalan bağışıklık bozuklukları yaşam boyu devam eder. Bunların bir bölümü çok ağır seyirli olup komplikasyonlarla seyreder. Bu hastalıklarda bir ya da iki ay ara ile bağışıklık güçlendirici serumların takılması gerekir. Bir bölümü de kesin çözüm için kemik iliği veya kök hücre nakli gerektirir.

Soru-3: Çocuğum muntazam aralıkla, örneğin ayda bir ateşleniyor. Ancak sadece ateş oluyor, enfeksiyon semptomları buna eşlik etmiyor. Bu durum da bağışıklık bozukluğunu mu gösterir?

Çocuğunuzda bağışıklık sorunu değil periodik ateş sendromlarından biri olabilir. Bunlardan en sık rastlananı “ailevi akdeniz ateşi-FMF” dir. Tedavisi olan bir hastalıktır.

Soru-4: Bağışıklık sorunu olan çoculara aşı takvimi normal uygulanır mı?

Bağışıklık sorununun tipine göre aşı takviminde değişiklik yapılır. Ancak genel olarak söylemek gerekirse canlı aşılar örneğin su çiçeği aşısı, kızamık-kızamıkçık-kabakulak aşısı bağışıklık bozukluğu düzelene dek ertelenir. Aksi halde aşının içindeki virüsler hastalık yapabilir. Öte yandan ağır bağışıklık bozukluklarında aileler aşılarını yaptırarak çocuklarına koruma sağladıklarını zannederler, oysa yaptıkları aşılar hiç koruma sağlamayabilir. Bunu anlamak için bazı kan testleri yapmak gerekir.

Soru-5: Çocuğumun 1 yıldır dizlerinde ve ayak bileklerinde şişlik ve ağrı oluyor. ASO yüksekliği olduğunu söylerek akut romatizmal ateş olduğunu söylediler ve aylık koruyucu iğne yapmamızı önerdiler. Doğru mu?

Akut romatizmal ateş adı üzerinden anlaşılacağı gibi akut bir hastalık olup bununla ilgili eklem şikayetleri en geç 6 hafta içinde tamamen düzelir. Eğer kalp tutuluşu varsa o ömür boyu sürer. Bir yıl süren eklem problemi muhtemelen “juvenil idyopatik artrit” denen bir başka romatizmal hastalığa bağlıdır ve bu hastalık eklemde sekel bırakır. Her ASO yüksekliği romatizmayı göstermez. ASO yüksekliği A grubu Beta-hemolitik streptokok enfeksiyonu (çoğunlukla farenjit-tonsillit) geçirildiğini gösterir.

Soru-6: Çocuğumun ilkbaharda artan hapşırık, burun akıntısı, gözlerinde yaşarma şikayeti var. Hiç astım tipi solunum problemi olmadı. Bu durum alerjik olabilir mi?

Tarif edilen yakınmalar “alerjik rhinokonjuntivit” tanısına tamamıyla uymaktadır. Bir Çocuk Alerji uzmanına başvurarak gerekli testleri yaptırabilir ve uygun tedaviyi sağlayabilirsiniz.

Soru-7: Sağlıklı çocuk beslenmesinde ek gıdalara ne zaman geçilmelidir?

Mümkünse 6 ay, değilse en az 4 ay anne sütü verilmelidir. Hiçbir gıdanın veya mamanın anne sütünden üstün olmadığı unutulmamalıdır. Anne sütüne ek olarak başlanacak olan yoğurt, muhallebi, çorbalar ve meyve pürelerinin ne zaman ve ne kadar kullanılacağı konusunda Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları uzmanı hekiminizden bilgi alın. Unutulmamalıdır ki çocuğunuzun yeterli beslendiğinin en iyi göstergesi ağırlığıdır. Bebekler 5 aylık iken doğum kilosunun 2 misli, 1 yaşında iken 3 misli olmalıdırlar.

Soru-8: Çocuğum aşırı iştahsız. Ne yapmalıyım?

Bu sorunun cevabı için öncelikle çocuğun gelişimine bakmak ve doğumdaki boy ve kilosuyla orantılamak gerekir. Çocuk gelişim kanallarında bir gerileme göstermemişse büyük olasılıkla organik bir patoloji yoktur. Belirgin gerileme ve son dönemde kilo kaybı varsa bazı kan, idrar ve gaita tetkikleriyle iştahsızlığın da ek bir belirti olduğu bazı hastalıkları araştırmak gerekir. Ama unutulmamalıdır ki başka bulguların eşlik etmediği iştahsızlık genellikle normaldir, genetik özelliklere bağlıdır.

Soru-9: Çocuğum 3 yaşında ve şimdiye kadar çok sayıda akciğer problemi oldu. Bunlardan 3 tanesinde de hastaneye yatmak zorunda kaldık. Akciğer problemini tedavi etmenin yanısıra bu duruma hazırlayıcı bir neden olup olmadığını nasıl anlarız?

Çocukluk çağında yineleyen akciğer rahatsızlıklarının pek çok sebebi olmakla beraber en sık rastlanan üç tanesi; alerjik nedenler, bağışıklık bozuklukları ve gastro-özafajial reflüdür. Yapılacak testlerle altta yatan neden ortaya çıkarılıp tedavi edilmediği sürece akciğer probleminin yinelemesi engellenemez.